26 Ağustos 2013 Pazartesi

gitmek gelmek




havaalanı yolu izmire gidişte neşeli dönüşte hüzünlü ve suskundu her daim olduğu gibi...
dönerken herkes ve herşey susuyordu sanki...
sessizce vedalaşmalıydım sağ yanımdaki denizle ve sol yanıma alıp götürdüğüm sevdiklerimle...
gelmek; gitmek olduğu sürece zaten yarımdı...
sonuçta gitmek vardı ya gerisi teferruattı...

özlemekle mi geçecek bir ömür derseniz elbetteki hayır....
etki tesiri artmakla ve azalmakla meşgulken hayat akıııp gidecek...
ama nereye ait olduğunu hissetme duygusunun sorgusuna gelince; hep bir açık kapı kalacak...
doğup büyüdüğün şehir, aklının aralık bir kapısı olarak kalacak...

bir kaç hafta sonra küçük bir tatil planı daha var ;)))


sevgiyle kalın...


1 Temmuz 2013 Pazartesi

TIKIRINDA HAYAT ;)




ESKİLERDEN ALINMIŞ VE İTİNA İLE KATLANIP BİR KENARA KONMUŞ "GÖZDEN IRAK OLAN GÖNÜLDEN DE IRAK OLURMUŞ" TABİRİNİ UYGUN GÖRDÜĞÜM KUMAŞLARIMLA YAKINLAŞTIK BU HAFTASONU... KUMAŞLARI KOLTUKLARIN ÜZERLERİNE, GÖZÜMÜN ÖNÜNE SERDİĞİMDEN BAHSETMİŞTİM YA ; İŞE YARADI :))) HEM DAĞINIKLIĞI TOPLAMAK İÇGÜDÜSÜYLE HEM DE GÖRDÜKÇE KAFAMDA FİLİZLENEN ŞEYLER SONUNDA BİR ETEK SAHİBİYİM VE DE BİR ELBİSE DİKİM AŞAMASINDAYIM :) BU ARADA KOLTUKLARIMA YAPMAK İSTEDİĞİM ÖRTÜLERDEKİ DEĞİŞİMLER DE TAMAMDIR :) HAFTASONUNU EVİMDE AKLIMDA DURAN VE ÜZERİMDE YÜK OLAN DEĞİŞİM VE DÜZENLEMEYLE GEÇİRDİM... İÇİM RAHATLADI VE BENCE ÇOK VERİMLİ BİR HAFTASONU GEÇİRDİM ;))) İHTİYAÇLARIMI ALMAK İÇİN ÇIKTIĞIM ALIŞVERİŞTE KAFAMDA OLAN HERŞEYİ DE CUK DİYE BULUNCA VE BUNU SAATLERCE DOLAŞMADAN ŞİP ŞAK YAPINCA KEYİFLENDİM HALİYLE...

İŞLER TIKIRINDA GİDİNCE BİR BAŞKA GÜZEL OLUYOR HAYAT ;)))

HERŞEYİN TIKIRINDA GİDECEĞİ BİR HAFTA DİLERİM ;)))

28 Haziran 2013 Cuma

sıklıkla işe değil pikniğe gittiğini düşünmek ;)))




 

öğle arasını ağaç altı piknik masası eşliğinde geçirmek ;)))

iyi hafta sonları geçirmenizi dilerim ;)))



26 Haziran 2013 Çarşamba

evlere yaz, gönüllere saz ;)




geçmiş zamanlarda aldığım kumaşları elime alıp beyin fırtınasına maruz bıraksam da; icraat sıfır... özenli düzenli katlanıp konmuş yerlerinden çıkardığım kumaşları alıp aynanın karşısında bedenime sarmak suretiyle elbise, etek vs. gibi denemelerimle uyuyan devi uyandırmaya çalışsam da yok...

şimdi kumaşlar koltukların üzerine serilmiş vaziyette beni çağırıyorlar ;)
gözden ırak olan gönülden de ırak olmasın dedim ve serdim gözümün önüne ;)))
şevkime mesaj gönderdim, henüz cevap yok ;(((

evine geldin... düzenini kurdun... al eline iğneyi-ipliği, keçeyi-kumaşı...(iç ses: evlere yaz, gönüllere saz geldi...) 

kendimi bilemedim ben pek bu aralar... neyin yorgunluğu neyin bezginliği anlamadım (bir sürü sebep bulurum daaa ;))) )

beynimi kemiren "evimde evim tırtılları" kelebek olup uçtuğundan beri bir rehavet bir rehavet...

geçecek elbet bu haller ve gelecek huzurlu günler...

öperimmm :*



24 Haziran 2013 Pazartesi

insansız hava aracına binmişim ...



kelimelerin kifayetsiz kalmasını yaşamaktan hiç haz etmem...
kulaklarıma inanamamak arkasına eklenir kifayetsiz kelimelerin...
susmaktan başka eylemim yoktur o anlarda...
susarım ve içimde sessizce yıkılır engin dağlarım...
seçimlerimiz hayatımıza yön verir...
hayatımız bazen süt limandır bazen de çetrefilli...
ancak rutine bağlanmış bir gidişi vardır ömrümüzü doldururken yaptıklarımızın...
ana hatlarıyla mutluluğu getirmeye çalışmak ya da mutsuzluğu engellemeye çalışmanın çabasından bahsediyorum...
yani yanınızda bulundurduğunuz hayatlar size neşe mi katar keder mi katar bu önemlidir...
neşe; yaşama sevincini katlamakla uğraşırken...
keder sizi hasta etmekle uğraşır...
.
.
.
kelimelerin kifayetsizliğinden bahsetmiştim ;)

insansız hava aracına binmiş gibiyim ...
ne saçma bir halde olduğumu anlayın ;(

neşe veren hayatlar yanı başınızda olsun ...



13 Haziran 2013 Perşembe

kök - gövde - dal - yaprak = nefes




kronik bir baş ağrısı ve müzminleşen bir can sıkıntısı hali içindeyim...
sizler gibi...
gaz yiyenlerden değilim ama; kuğulunun sakin ve mis gibi haklılık kokan havasını soludum...
umut doldum yalnızsızlığımla...
oturdum, izledim, dinledim...
susarak orda olmak bile çok şey demekti...
herkesin bildiği, anladığı bir tatlı sebepti bulunmuşluğum(bulunmuşluğumuz)...

üzgünüm olup bitenler için...
üzgünüm hala Gezi'mizin ruhunu okşayamayan halkın seçtiği kişiler için...
çok daha üzgünüm alın size referandum deyip evet-hayırla  hala yüzde elli peşinde oldukları için...
üzgünüm memleketimin kanayan yarası için...
üzgünüm kanırta bağırta toprağımızdan sökülüp atılmak istendiğimiz için...

içimizdeki potansiyelin kinetikleşmesinden dolayı umutluyum...


gezinin eti, kemiği ve ruhu olan herkese sevgiler ;)


19 Mayıs 2013 Pazar

mUTLU aDIMLAR ;)))



ruhu genç olan herkesin bayramını kutlamak isterim ;)
kaç yaşında olunursa olunsun; sağlıklı ve zinde olmanın akıl sağlığına ne kadar faydalı olduğunun altını çizmektir mayısın ondokuzundaki farkındalık ! atayı saygıyla anmaktır aynı zamanda !
akıl küpü içinde yeşeren(yeşerten), sağlıklı ve başının çaresine bakan hayatlara sevgiler benden ;)))

şimdi evimdeyim ;)
bundan sonra olacağı gibi ; ARTIK EVİMDEYİMMM :)))

o gün geldi ve hayatımın düzensizlikle yoğurulup, şehirlerarası yolculuklarla boğuşan hali son buldu :)))
veee;
bunlarda benim MUTLU ADIMLARIM :)))




ve gördüğünüz şu adımları atarken: mutluluğumun, huzurumla birleştiği ahenk, etrafımdaki renk cümbüşü ve kulağıma çalınan o müthiş melodi eşliğinde o güne gelene kadar ki olumsuz olan herşey aklımdan uçup gitti ...

saç uçlarıma değin hissettiğim huzurun böyle devam etmesi tek temennim...

aynı zamanda gördüğünüz adımlar:
heyecanlı ve merak dolu yeni bir işe gider...
yüzündeki gülümsemeleri yanına alırda gider...
sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir iş hayatı hayaliyle gider...
paylaşmaların en hayırlısını dileyerek gider...
iyi işler çıkarmak hedefiyle gider...


sevgili haller diler ve gider ;)))






25 Nisan 2013 Perşembe

sardım sarmaladım .;)




bu sayfanın son zamanlarda ağlama duvarımsı bir tadının olması ve kekremsiliğinden dolayı yenmemesi beni sıkar oldu...
bir uyum sürecindeyim ve iyi yaptığımı düşündüğüm şeylerden birisi de : değişen olaylara çabuk adapte olabilmektir...
neden? ve keşke! ile başlayan cümlelerim yok denecek kadar azdır benim...
yapım gereği tavrım; bir sonraki maçlara bakmak olur hep...
ama dikkatinizi çekerim hep bir müsabakam vardır benim ;)))
bazen bir güneşin doğması bile, doğduğunu gördüğüne şükretmek için sebeptir ve gülümsetir yüzünü, gönlünü...
yaşamak: önüne sunulanı yemek zorunda olduğun anlarda bile terketmemeyi bildiğinde yaşamaktır bence...
güzel günleri temenni ederken; kötülerini yaşadığımızdan güzel olduğunu farkediyor ve temenni ediyor olduğumuzdan değil midir aslında...

seviyorum işte...
her haliyle hayatı seviyorum...

sevgiler hepinize...