22 Mayıs 2012 Salı

güneş içime damladı ;)



tenimi ısıtmasıyla kendime geldiğim güneşle aramızdaki yakınlaşmadan pek mutluyum :) ben güneşlemi doğdum ki güneşsiz günlerden bu denli hazımsızlık çekmekteyim bilmiyorum... izmirin bol ve uzun güneşli günlerinde geçirmiş olduğum yıllar yüzünden güneşi görmem gülümsemem için istemsiz yanak hareketimle gülücüklerim oluveriyor. uzun cümleler kurdurtuyor bu sarı sıcak bana :))) coğrafik olarak bulutlu gün sayısı bana çok fazla gelen zonguldak ilinin sempatikleşmesi bile güneşin eseri. ama baharına diyecek yok doğrusu... kış boyu karalar bağlayan kömür karası kentte doyasıya bahar yaşanıyor. kuş seslerinin yeşilliğin arasından duyulması huzur verici ve bu ötüşen neşeli kuşlar sayesinde bir sonuca daha vardım: ağaç varsa ötüşen kuşlar da var ;)




güneşin dokunduğu her yer gülmeye doyamayacak :))) güneşli günlerde neşeli haller dilerim :)))





15 Mayıs 2012 Salı

nadide bir parça daha : )



iç astarı saten zebra desenli olup pembe ve gri renklerini yanyana pek yakıştırdığım zincirli çapraz askılı keçe çanta tamamıyla el dikimidir.

diktiklerimi biriktiriyorum; vakti zamanı gelince sunumunu yapabileceğim bir ortam bulmak dileğiyle ; )



17 Nisan 2012 Salı

dün yaptım, bugün hediye ettim ;)


çantayı vereceğim kişiye göre tasarladım ilk defa.
yaptığınız tasarım ürününüzün gideceği adres belliyse her adımda o kişiyi düşünürsünüz. kişinin tarzına ve duruşuna özel bir ürün çıkartmak istersiniz. aslında bunu daha çok sevdim :)



işte sahibini bulmuş ve bence çok özel birisine ulaşmış bir çanta ... güzel günlerde kullanması dileğiyle...



 
benim için hediyede duygu olmalı... zorunluluk içinde kıvranılmamalı... verdiğiniz kişiye çok beğenmiş rolü oynatmamalı ya da altında ezdirmemeli... içine duygu katılmamış hediyeyi almaktan ve vermekten pek hoşlanmam bu sebepten... olabildiğince hayatı maddeleştirmemeye çalışanlardanım... insanların gönlüne dokunup, gönlünden gözüne vuran ışığı gördüğümde huzur dolarım...

birde özel olmayan günlerde hediye vermeyi daha çok severim ;)

sevgiler dilerim...



15 Nisan 2012 Pazar

ÇOKTAN SEÇMELİ HAYATLAR ...

camın kenarındayım bugün ...
GÜNEŞİN BULUTLARIN ARKASINDAN ÇIKIP İÇİMİ ISITMAK İSTEMESİNDEKİ ÇABASINI YAŞIYORUM ... güneşin kendimi yalnız hissetmeme izin vermeyişini izliyorum aynı zamanda ... PAZAR GÜNLERİ KALABALIK YAŞANMALIYDI GEÇMİŞİMDEN ARTA KALANLARLA ... ailecek birşeyler yapılmalıydı ... BAHARIN GELİŞİNİ KUTLAYACAK BİR PİKNİK PROGRAMLANMALIYDI ... görüşülmeyen dostlarla görüşülmeli ve yaşanmışlıklara yenisi eklenmeliydi ...
BAŞKA ŞEHİRLERDE YAŞAM KURMAK; GEÇMİŞİNİ ARKANDA BIRAKMAK VE ÖZLEMEK DEMEK OLACAKTI ... bir pazar gününü yalnız geçirirken güneşi dost bilmekle kalmayacak hasretin boğazında düğümlenecekti ...
BULUTLA GÜNEŞİN KAVGASI ASLINDA ŞİMDİ BİR TESELLİ BENİM İÇİN  ... bugün buluttan yanayım ... "HAVA ŞARTLARI NEDENİYLE" ORGANİZASYON İPTAL OLMUŞ GİBİ HİSSETMEK İÇİN ; )
yaşamayı seçtiğim kenti sahiplenemeyişim bundandır aslında ... ŞEHRİ YAŞANILASI KILMAK YAŞADIKLARIMLA BAŞARIYA ULAŞACAKTI BİLİYORDUM ... ancak hayatta hep bir ikinci planı oluyor insanın ve ben ikinci planımı hayata geçirmek zorunda kaldım ... İLK PLANIM BU KENTTE YAŞAM KURMAK VE SAHİPLENMEKTİ ... fakat iki şehirde yaşamak diye birşey sözkonusu hayatımda ... BU SEBEPTEN YERLEŞİK DEĞİL HAYATIM ... bu sebepten düzensizlik içerisindeyim ...
İŞ ŞEHRİM+EŞ ŞEHRİM = BENİM HAYATIM ...
çoğu gitti azı kaldı ...




KEYİFLİ PAZARLAR DİLERİM ... nasılda dopdolu geçti diyeceğiniz nice pazarlar ...

10 Nisan 2012 Salı

iLK gÖZ aĞRIM ; )






işte yıllar önce bir keçe çantanın beynimin ince kıvrımlarına sıkışmasından arta kalanlarla ortaya çıkan ilk göz ağrım.




üniversitedeydim ve o anda o çanta bütçemi aşıyordu. çantayı hatırlamıyorum ama keçe olduğunu çok iyi hatırlıyorum.




yıllar sonra tesadüfen gözüme ilişen keçe malzeme ile beynimde herşey hazır gibiydi ve sadece bir kere denemek için kendime şans verdim.




el emeğine dair başka başka şeyler yaparım kendimi bildim bileli. uğraşmaktan, dikmekten, eskisini değiştirip yeni birşey yaratmaktan çok zevk alırım. ayaklı ve kayışlı eski makinada üzerimde güzel durmayan; daha çok bedenime bol olan şeyleri daraltmakla başladı dikiş hikayem.




kendimi terzi olarak hissetmedim hiç.




kendime yetecek kadar ve beni mutlu edecek kadar dikiyorum. değişimler ve dönüşümler daha çok hoşuma gidiyor.




çok planlı olmayan bir zamanda önce kafamda taşlar yerini buluyor. ellerim kafamda tasarladığımın çok daha iyisini yaratıyor bazen:) zaten kafamdaki taslak dışında herşey doğaçlama gerçekleşiyor.




benim için bazı malzeme ve kumaşlar heyecan vericidir. keçe benim için onlardan biri.




yaklaşık iki aydır teknik bir hata nedeniyle yapacaklarıma ara verdim :) fakat sabırsız ve heyecanlıyım; kaldığım yerden devam etmek için .




hayatta herşeyden önce sağlıktır diyor ve sağlıklı haller diliyorum ;)))



9 Nisan 2012 Pazartesi

sevgili haller dilerim

şimdi bir koku başımı bir hoş eyledi... bazen bir müzikle içim huzur doldu... bazen bir güneş damlayıverdi gözümden içeri... en özlediğime sımsıkı sarılmak bazen; ayrı şehirlerde yaşadığımızı hiç unutmayarak ama o an' ı yaşayarak biraz buruk biraz huzursuzluğu unutarak sarılmak...
sözlere gerek kalmayarak haller ülkesinde enleri yaşayarak; ama lütfen en güzel halden en mutlu, en huzurlusuna geçerek hayatı yaşamanın tadına varmak...
sırtımda bir sızı var; kendini hiç unutturmayacakmış... bazen kargaşaya karıştığım zaman "ben burdayım" deyip beni yavaşlatacakmış... ama olsun... o sadece bir sızı...
insanoğlu her daim yaşayarak anlayacak haller ülkesinde anlarda sıkışan hayatımızda hep bir 'öyle omasaydı da böyle olacaktı' demeyi. bazen kaderci olacak ve 'ben bunu yaşayacaktım' diyecek çaresiz...
günler birbirini kovalayacak ve ağır ağır birleşecekti parçalar. kalp kırığı değildi ya iyileşecekti çaresiz : )
haller ülkesinde hasta psikolojimin iyileştiğini hissediyorum ; )
daha iyiyim ; )
sevgili haller dilerim ...

10 Mart 2012 Cumartesi

kASVET ' üL dEHŞET

içim kurudu ... beynimde patlayan fişekler yok oldu ... bilmem neden durduruldum ... kendimden içeri susturuldum ... hatta donduruldum ...

3 Mart 2012 Cumartesi

kIRIKMIŞŞŞ : (((

talihsiz küçük(aslında büyük) bir kaza 1 ayıma malolacakmış : ( basbayağı omurga kemiklerimden birini kırmışım yawww ... yatmaktan başka çözümü olmayan çaresiz bir yatak mahkumiyeti ve yatmadığımda da her yanımı destekleyen bir acayip korse : (
oysa yapacaklarım vardı benim burada; çantalarımı paylaşacaktım, fikirlerinizi alacaktım, elimin emeği gözümün nuru yaptıklarımı sizlere sunacaktım... işin garibi çantalarımla aynı şehirde bile değiliz : ((( çok özledimmm... resmen elimi ayağımı bağladı bu merdivende sırt üstü sekme maceram ; )


KIZGINIM: düşmemin şiddetinden bi haber olanları aldırmasaydım şimdi iyileşme kaydediyor olacaktım... 13 gün sonra omurgamda bir kırık olduğunu ve sürekli yatmam gerektiğini öğrendim. bu arada ben çok şey yaptım hareket etmek adına, hatta temizlik dahil ; ) siz siz olun kendi bildiğinizden şaşmayın. boş insanların müdahalesine izin vermeyin. helede bu müdahale uzman bir doktora görünmenizi engelleyecek kadarsa !!! size hastalık hastası muamelesi yapacak kadar bilinçsiz ve kendini bilmişçesineyse...


kendime not: etrafındaki içi boş ve çürümüş fındık,fıstık,ceviz ne kadar kabuğa gizlenmiş işe yaramaz varsa hepsini kır ve çürük olanları at gitsinnn ...


ÖPERİM.
SEVGİLERİMLE ;)